Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'a Açık Mektup

 

 

Baron, Bilim Araştırma Vakfı’na karşı büyük bir komplo hazırlığı içinde. Baron’dan “elinizi çabuk tutun, hızlanın ve işi bitirin” talimatı geldi.

 
Sa­yın Baş­ba­ka­nım,

Bi­lim Araş­tır­ma Vak­fı, sa­vun­du­ğu mil­li­yet­çi mu­ha­fa­za­kar de­ğer­ler ne­de­niy­le yıl­lar­dan be­ri hal­kı­mı­zın gö­zü önün­de, iddia edilen Er­ge­ne­kon ta­ra­fın­dan çok çe­şit­li bas­kı­la­ra ma­ruz kal­mak­ta, sal­dı­rı ve komp­lo­lar ile yıl­dı­rıl­ma­ya ça­lı­şıl­mak­ta­dır. Ni­te­kim sözkonusu yapılanmanın Bi­lim Araş­tır­ma Vak­fı aleyhinde fa­ali­yet­le­ri, ele ge­çi­ri­len ve med­ya ku­ru­luş­la­rın­ca ya­yın­la­nan ya­zı­lı bil­di­ri­sin­de, “Bi­lim Araş­tır­ma Vak­fı’nın mü­ca­de­le edil­me­si ge­re­ken ku­ru­luş­lar ara­sın­da en baş­lar­da gös­te­ri­li­yor ol­ma­sı”n­dan da an­la­şıl­mak­ta­dır.

Dev­le­ti­miz, iddia edilen Er­ge­ne­kon’un çö­ker­til­me­si ve ül­ke­mi­zin bu bü­yük be­la­dan kur­tul­ma­sı için ge­re­ken sü­re­ci baş­lat­mış­tır. Bu sü­reç, Sa­yın Ad­nan Ok­tar ve Bi­lim Araş­tır­ma Vak­fı men­sup­la­rı­nın yak­la­şık 9 yıl­dır de­vam eden yar­gı­lan­ma sü­re­ci bo­yun­ca ya­şa­nan bir­çok gay­ri hu­ku­ki ge­liş­me­nin ay­dın­lan­ma­sı ve ya­pı­lan hu­kuk ih­lal­le­ri­nin te­la­fi edil­me­si açı­sın­dan da bü­yük önem ta­şı­mak­ta­dır. 
 

 
 

 

 

 
Sa­yın Baş­ba­ka­nım,

Ma­son­la­rın, iddia edilen bu yapılanmayı et­ki­le­ri al­tı­na al­dık­la­rı ve ken­di emel­le­ri doğ­rul­tu­sun­da kul­lan­dık­la­rı bir­çok de­lil­le sa­bit­tir. Son ola­rak or­ta­ya çı­ka­rı­lan ve med­ya­da da yer alan bay­ra­k bu de­lil­ler­den bir ta­ne­si­dir. Çünkü iddia edilen Ergenekon yapılanmasına ait olan bu bayrağın sol üst kö­şe­sin­de yer alan “gön­ye” ve “per­gel” yüz­yıl­lar­dır ma­son­lar­ca kul­la­nı­lan sem­bol­ler­dir.

Anlaşılacağı gibi Bi­lim Araş­tır­ma Vak­fı Ca­mia­sı’na yıl­lar­dan be­ri komp­lo üs­tü­ne komp­lo dü­zen­le­yen bu yapılanmanın üyelerini yö­ne­ten de ve yön­len­di­ren de ma­son­lar­dır. Çün­kü Bi­lim Araş­tır­ma Vak­fı’nın ça­lış­ma­la­rı ve BAV’ın Fah­ri Baş­ka­nı Sa­yın Ad­nan Ok­tar’ın ma­son­la­rın ger­çek yü­zü­nü de­şif­re et­ti­ği eser­le­ri yıl­lar­dır bu ka­ran­lık ta­ri­ka­tı ra­hat­sız et­mek­te­dir.

 
Sa­yın Baş­ba­ka­nım,

İddia edilen Er­ge­ne­kon’un yar­gı ca­mi­ası­na sız­mak ve yar­gı için­de et­ki­li ko­nu­ma gel­mek için bü­yük bir gay­ret sar­fet­ti­ği ise bi­li­nen bir ger­çek­tir. Nitekim ma­ni­fes­to­ların­da, te­mel bel­ge­le­rin­de ve üye­le­ri­nin ken­di ara­la­rın­da­ki ko­nuş­ma ve ya­zış­ma­la­rın­da özel­lik­le yük­sek yar­gı­yı ele ge­çir­me plan­la­rı açık­ça yer al­mak­ta­dır.

Ergenekon Soruşturması’nı yü­rü­ten İs­tan­bul C. Baş­sav­cı­lı­ğı­’nın bu yapılanmanın bağ­lan­tı­lı ol­du­ğu yar­gı men­sup­la­rı­nın isim­le­ri­ni lis­te ha­lin­de ma­ka­mı­nı­za bil­dir­di­ği bir­çok ba­sın or­ga­nın­da ha­ber ola­rak ya­yın­lan­mış­tır. Ne var ki bu lis­te­de bu­lu­nan yar­gı men­sup­la­rı ha­len son de­re­ce fa­al­dir­ler. Beyin niteliğinde ve ki­lit ko­num­da olan bu ka­na­da he­nüz do­ku­nu­la­ma­mış­tır.Bun­lar, Er­ge­ne­kon Da­vas’n so­nuç­suz brak­mak ve bu da­vann te­mel de­lil­le­ri­ni dev­re dşı bı­rak­mak için yo­ğun bir ça­ba için­de­dir­ler. Dolayısıyla mut­la­ka et­ki­siz ha­le getirilmeleri gerekmektedir.

Diğer taraftan söz ko­nu­su yapılanmanın BAV'a yö­ne­lik dü­zen­le­nen po­lis ope­ras­yo­nun­dan iti­ba­ren bu da­va sü­re­ci­ni yön­len­dir­me­ye ça­lış­tı­ğı da her­ke­sin ma­lu­mu­dur. BAV Da­va­sı’nda hiç­bir suç un­su­ru bu­lun­ma­dı­ğı­nı be­lir­te­rek oy­bir­li­ğiy­le BE­RA­AT KA­RA­RI ve­ren bir mah­ke­me­nin, da­va­nın de­lil du­ru­mun­da, hu­ku­ki ni­te­li­ğin­de, sevk mad­de­sin­de hiç­bir de­ği­şik­lik ol­ma­dı­ğı hal­de 1 se­ne son­ra oy­bir­li­ğiy­le mah­ku­mi­yet ka­ra­rı ver­me­ye zor­lan­mış ol­ma­sı, bu örgütün yar­gı için­de ne ka­dar et­ki­li ol­du­ğu­nu gös­ter­mek­te­dir. Bu durum, asıl ve aci­li­yet­le neş­ter atıl­ma­sı ge­re­ken ye­rin ne­re­si ol­du­ğu ko­nu­sun­da da ye­ter­li bil­gi ver­mek­te­dir.

Al­dı­ğı­mız du­yum­la­ra gö­re bu yapılanmanın BAV Da­va­sı’y­la il­gi­li ola­rak yar­gı mer­ci­le­ri üze­rin­de­ki bas­kı­sı ha­len sür­mek­te, yar­gı­yı et­ki al­tı­na al­mak ama­cıy­la yü­rüt­tü­ğü fa­ali­yet­ler de­vam et­mek­te­dir.

Aşa­ğı­da bah­si ge­çen ve Er­ge­ne­kon Davası’nda yar­gı­la­nan ve­ya so­ruş­tu­ru­lan ki­şi­ler dı­şın­da, BAV’a kar­şı fa­ali­yet sür­dü­ren ve tes­pit et­ti­ği­miz di­ğer şüp­he­li­le­r hak­kın­da edin­di­ği­miz bil­gi­le­ri de il­gi­li sav­cı­lı­ğa tes­lim et­tik. Bu ne­den­le, da­va­mız­da hiç­bir bas­kı ol­ma­dan, hu­ku­ka uy­gun adil yar­gı­la­ma­nın ya­pıl­ma­sı için ge­rek­li ön­lem­le­rin alın­ma­sı­nı is­tir­ham edi­yo­ruz.

 

 

 


 

 

1. SADETTİN TANTAN

Erge­ne­kon Da­va­sı’nın tu­tuk­lu sa­nık­la­rı Ümit Sa­yın ile Ad­nan Ak­fı­rat ara­sın­da ge­çen msn ya­zış­ma­la­rın­da, iddia edilen bu yapılanmanın Sa­det­tin Tan­tan’la te­mas ha­lin­de ol­du­ğu­nu ve her tür­lü is­te­ği­ni ona yap­tı­ra­bil­di­ği­ni ifa­de eden cüm­le­ler yer al­mak­ta­dır. (Er­ge­ne­kon Da­vası Dos­yası, 408. kla­sör, say­fa 306)

Ay­nı Sa­det­tin Tan­tan 1999 yı­lın­da­ki BAV Ope­ras­yo­nu’nu ger­çek­leş­ti­ren ki­şi­dir. BAV Ope­ras­yo­nu es­na­sın­da İçiş­le­ri Ba­ka­nı ola­rak gö­rev ya­pan Sa­det­tin Tan­tan, da­ha gö­zal­tı sü­re­ci de­vam eder­ken yap­tı­ğı açık­la­ma­lar­la BAV ca­mia­sı men­sup­la­rı­nı ve BAV Fah­ri Baş­ka­nı Sa­yın Ad­nan Ok­tar’ı ka­mu­oyu­na (söz­de) suç­lu gi­bi gös­ter­me­ye ça­lış­mış­tır. BAV Ca­mia­sı’nı bö­lü­cü ör­güt­le kı­yas­la­ma­ya kal­ka­rak BAV Da­va­sı’na ba­ka­cak olan yar­gı men­sup­la­rı­nı ağır bir bas­kı al­tı­na al­mış­tır. Ay­rı­ca Sa­det­tin Tan­tan bu­nun­la da ye­tin­me­ye­rek BAV’ın ka­pa­tıl­ma­sı için mü­fet­tiş­le­ri­ne ra­por dü­zen­let­miş­tir.

 
 
2. ADİL SER­DAR SA­ÇAN

12 Kasım 1999 gecesi düzenlenen Bilim Araştırma Vakfı’na yönelik polis operasyonunu yapan ve yöneten emniyet gö­rev­li­si olan, dö­ne­min İs­tan­bul Or­ga­ni­ze Suç­lar­la Mü­ca­de­le Şu­be­si Mü­dü­rü Adil Ser­dar Sa­çan şu an­da Er­ge­ne­kon Da­va­sı kapsamında yargılanmakta ve cezaevinde bulunmaktadır. Bun­dan ön­ce de gö­re­vi kö­tü­ye kul­lan­mak su­çuy­la hü­küm gi­yip gö­re­vin­den uzak­laş­tı­rıl­mış­tır. Hak­kın­da mü­te­ad­dit de­fa­lar fe­na mu­ame­le­de bu­lun­mak su­çuy­la da­va açıl­mış­tır. BAV ca­mia­sı men­sup­la­rı­na gö­zal­tın­da bu­lun­duk­la­rı sü­re zar­fın­da iş­ken­ce yap­mak su­çuy­la yar­gı­lan­ma­sı ise ha­len İs­tan­bul 7. Ağır Ce­za Mah­ke­me­si'nde 216 yıl ha­pis ce­za­sı is­te­miy­le de­vam et­mek­te­dir. BAV ca­mia­sı men­sup­la­rı­nın gö­zal­tı sı­ra­sın­da gör­dük­le­ri fi­zik­sel şid­det Ad­li Tıp ra­por­la­rıy­la sa­bit­tir. Gün­ler­ce sü­ren iş­ken­ce ve kö­tü mu­ame­le ne­ti­ce­sin­de, yan­la­rın­da avu­kat bu­lun­ma­dan ve oku­ma­la­rı­na da­hi mü­saa­de edil­me­den, ken­di­le­ri­ne ait ol­ma­yan bir­ta­kım ifa­de­le­re zor­la im­za at­tı­rıl­mış, da­ha son­ra bu ifa­de­ler, gö­zal­tı­na alı­nan­lar he­nüz sav­cı­lı­ğa da­hi sevk edil­me­den ba­sı­na sız­dı­rıl­mış, böy­le­ce BAV ca­mia­sı aley­hin­de bir ka­muo­yu oluş­tu­ru­la­rak, yar­gı bas­kı al­tı­na alın­ma­ya ça­lı­şıl­mış­tır. Bu ki­şi­nin BAV yö­ne­ti­ci­le­ri­ni he­def alan gi­ri­şim­le­ri tek­nik ta­kip sı­ra­sın­da de­şif­re ol­muş ve Er­ge­ne­kon so­ruş­tur­ma­sı kap­sa­mı­na alın­mış­tır.

 

 

3. TUN­CAY ÖZ­KAN

 

Sayın Adnan Oktar ve BAV camiası mensuplarının emniyette bulundukları ve yargılanmaya başladıkları süre zarfında, basında akıl almaz bir linç ve karalama kampanyası başlatılmıştır. Çalıştığı medya kuruluşunun bünyesinde bulunan televizyon kanalında ve gazetelerde bu karalama kampanyasına öncülük ettiği herkesçe bilinen isimlerden biri de Ergenekon Davası kapsamında tutuklu olarak yargılanan ve cezaevinde bulunan Tuncay Özkan'dır. Tuncay Özkan’ın, gözaltına alınanların emniyette zorla imzaladıkları ve kendilerine ait olmayan ifadeleri, arama tutanakları, çeşitli zabıtlar gibi yasal koruma altındaki belgeleri, kanunlara aykırı olarak elde ettiğine ve yine yasalara aykırı olarak bunları yayınladığına o dönemde herkes şahit olmuştur. Günlerce manşetten yayınlanan bu gerçek dışı ifadelerle tutuklama için bir gerekçe olan “infial” şartını oluşturmuş ve kamuoyunda Sayın Adnan Oktar ve BAV camiası aleyhinde geniş çapta bir infial meydana gelmiştir. O dönemde yargılamayı sürdüren hakim de oluşan infiali de gözönünde bulundurarak tutuklama kararı vermiştir.

 
 
4. ATAMAN YILDIRIM

İddia edilen Ergenekon’a üye olmaktan tutuklu olan Ataman Yıldırım, BAV Camiasını ve Sayın Adnan Oktar'ı hedef alan iftira ve yalanlarla dolu internet sitelerinin sahibidir. Bilindiği gibi iddia edilen Ergenekon’un toplumda provokasyonlar yoluyla gerginlik, kavga, çatışma oluşturarak ülkeyi bölmeye çalıştığı ele geçen kendi belgelerinden ve pek çok eylemden anlaşılmıştır. Bu yapılanmanın, BAV Camiası'nın milli birlik ve beraberliği teşvik eden, Türk-İslam Dünyası’nı bir araya gelmeye davet eden, Türk Milleti'ni bütünleşmeye çağıran kültürel hizmetlerinden büyük rahatsızlık duymasının nedeni de budur. Ataman Yıldırım, düzenlediği yoğun kampanyalar ile Sayın Adnan Oktar ve BAV camiasını suçlu gibi göstermeye çalışmış, kamuoyunda infial uyandırmayı, mahkemeleri, emniyeti ve devletin bir çok kurumunu etkilemeyi hedeflemiştir. Bu kişinin, sahibi bulunduğu internet siteleri üzerinden, Sayın Adnan Oktar ve BAV camiasına yönelik operasyona hukuki, sosyal ve psikolojik zemin hazırladığı tespit edilmiştir. Bu durum, BAV Camiası'nı hedef alan komploların perde arkasında kimlerin ve hangi amaçların bulunduğunu gözler önüne sermektedir.

 
 
5. EMİN Şİ­RİN

İddia edilen Ergenekon’nun BAV camiası ve Sayın Adnan Oktar aleyhinde çalışmalar yaptığının önemli belgelerinden biri de İstanbul Milletvekili Emin Şirin'in faaliyetleridir. Bilindiği üzere Emin Şirin, Ergenekon Soruşturması kapsamında, Lobi'den sorumlusu olduğu iddiasıyla göz altına alınmış ve Lobi örgütlenmesi hakkında bildikleri sorgulanmıştır. Emin Şirin’in basında ve internet sitelerinde yaptığı yoğun faaliyetler nedeniyle, BAV davasını olumsuz yönlendirmek ve kamuoyunda BAV camiası aleyhinde kanaat oluşturmak amacıyla hareket ettiği herkesçe bilinmektedir. Ayrıca, hiçbir mağduriyetleri olmamasına rağmen mahkemelerde, BAV camiası aleyhinde kışkırtılarak kullanılan birkaç aile ile işbirliği yaptığı da alenidir. Emin Şirin BAV Davası’nın görüldüğü mahkemeye bizzat gelerek kendince mahkemeyi etkilemek istemiştir. Yazılı ve görsel basında bu konuyla ilgili haberler herkesin malumudur. Böylece BAV camiası hakkında hukuki tek bir delili dahi olmayan ithamlarla, gerek yargı gerek basın organları aylarca meşgul edilmiş ve kamuoyunda geniş çaplı infial oluşturulmuştur.

 
6. ÜMİT SA­YIN

Ergenekon Davası’nda, yasadışı örgüte üye olmak ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne karşı silahlı ayaklanmayı teşvik etmek iddiasıyla yargılanan ve halen tutuklu bulunan şahıslardan biri Doç. Dr. Ümit Sayın'dır. Türkiye'nin önde gelen Darwinizm savunucularından biri olan Ümit Sayın, Sayın Adnan Oktar'ın Darwinizm ve materyalizmi çürüten eserlerini hedef alan makaleleri, yorumları ve çalışmalarıyla da tanınan bir kişidir. Ümit Sayın'ın bilgisayarından çıkan belgeler arasında Sayın Adnan Oktar ve Bilim Araştırma Vakfı aleyhinde pek çok veriye rastlanmıştır. Ergenekon Davası’nın dosyalarında yer alan dikkat çekici bilgilerden biri de Ümit Sayın'ın Masonluk belgesi ve "MASON LO­CA­LA­RI­NA OLAN SA­DA­KA­Tİ­NİN EN ÖNEM­Lİ GÖS­TER­GE­Sİ­NİN HA­RUN YAH­YA (AD­NAN OK­TAR) VE Bİ­LİM ARAŞ­TIR­MA VAK­FI'NA KAR­ŞI YAP­TI­ĞI ÇA­LIŞ­MA­LAR OL­DU­ĞU­NU" söy­le­me­si­dir. (http://www.haber5.com/ haber.php? haber_id=327899)

Bunun yanı sıra basında yer alan haberlerde bildirildiğine göre Ergenekon Davası’nın dosyalarında yer alan Ümit Sayın'a ait telefon kayıtları ve bilgisayar yazışmaları da, Sayın Adnan Oktar ve BAV camiasının hedef alındığını net olarak gözler önüne sermektedir.

 
 
7. “HER DEV­RİN ADA­MI”

Uzun yıl­lar­dır si­ya­set dün­ya­sı­nın içe­ri­sin­de olan bu ki­şi, fark­lı par­ti­ler­de önem­li mev­ki­ler­de gö­rev al­mış­tır. Gö­rev yap­tı­ğı dö­nem­ler­de Tür­ki­ye’de bir­çok si­ya­si çal­kan­tı mey­da­na gel­miş, çev­re­sin­de­ki par­ti­li­ler bu çal­kan­tı­lar­dan olum­suz yön­de et­ki­len­miş, an­cak ken­di­si her tür­lü olay­dan za­rar gör­me­den çık­mış­tır. Ken­di­si­ni çev­re­si­ne “mu­ha­fa­za­kar” ola­rak ta­nıt­mış olan bu şa­hıs, as­lın­da sözkonusu yapılanmanın mu­ha­fa­za­kar ke­sim içi­ne sok­tu­ğu ada­mı­dır. Bü­yük bir med­ya ku­ru­lu­şuy­la ya­kın iliş­ki­le­ri olan “Her Dev­rin Ada­mı”, bu yapılanmanın si­ya­set ala­nın­da­ki jo­ke­ri ko­nu­mu­da­dır. (“Her devrin adamı”, iddia edilen Ergenekon’un yargı içindeki örgütlenmesinde en önemli elemanlardan biridir.) Bu kişi ay­nı za­man­da “mu­ha­fa­za­kar ma­son­lar”ın da giz­li li­de­ridir. Özel­lik­le YARGIDAKİ DERİN VE KAPSAMLI BAĞLANTILARI NEDENİYLE BAV ca­mi­ası­na yö­ne­lik hu­kukdışı mü­ca­de­le­de et­kin gö­rev alan, dev­let için­de­ki di­ğer ku­rum­lar­da da yo­ğun fa­ali­yet gös­te­ren ki­şi­ler­dendir. Her dev­rin ada­mı­nın em­rin­de­ki üst dü­zey bir bü­rok­rat gö­re­vin­den alın­mış­tır. Bu bürokrat, faili meçhul cinayetlerin yaşadığı bir bölgede,iddia edilen Ergenekon’un ünlü azmettiricisi ve katili olarak bilinen bir kişiyle birlikte faaliyet göstermiştir. Bu ün­lü az­met­ti­ri­ci­ ve ka­til ile her dev­rin ada­mı çok sa­mi­mi­dir. Masonlar, gö­zü pek yük­sek­ler­de olan her dev­rin ada­mı­na, is­te­di­ği he­de­fe ula­şa­bil­me­si için, BAV’a ve Fah­ri Baş­ka­nı Sa­yın Ad­nan Ok­tar’a kar­şı çok et­ki­li bir mü­ca­de­le yap­ma­sı­nı bi­rin­ci şart ola­rak koş­muş­lar­dır. Çok sin­si ve kor­kak olan her dev­rin ada­mı, ma­son­la­rın tak­di­ri­ni ka­za­na­rak he­de­fi­ne ula­şa­bil­mek için halen var­gü­cüy­le çabalamaktadır. Görevli olduğu dönemde devletin çok hayati bir kurumunu, iddia edilen Ergenekon hizmetine hazırlamak amacıyla bu kurumda geniş bir örgütlenme yapmış bu çok önemli olan kurumu adeta içinden çıkılmaz hale getirmiştir. Kilit noktalara tayin ettirdiği iddia edilen Ergenekon mensubu kişilere, milliyetçi, mukaddesatçı, Atatürkçü olan birçok insanı hedef olarak göstermiş ve mason kişiler aleyhinde birçok hukuksuz, adaletsiz uygulamaya imkan tanımıştır.

 
 
8.“BA­RON”

“Ba­ron”, iddia edilen Er­ge­ne­kon’un med­ya aya­ğı­nın ba­şı ve en önem­li fi­nan­sö­rü­dür. MİT ta­ra­fın­dan ha­zır­la­nan bu yapılanmaya dair şemada yö­ne­ti­ci kad­ro için­de Ba­ron’un da yer al­dı­ğı ger­çe­ği Er­ge­ne­kon Da­va­sı’nın 48. du­ruş­ma tu­ta­na­ğı­na yan­sı­mış­tır. Ba­ron yük­sek de­re­ce­li bir ma­son­dur. Er­ge­ne­kon Da­va­sı’nın ucu­nun ken­di­si­ne do­ku­na­ca­ğı­nı bil­di­ği için son de­re­ce ra­hat­sız ol­muş­tur. Sa­hip ol­du­ğu im­kan­lar­la, Er­ge­ne­kon Da­vası’nı gü­ya ört­bas et­mek ve inandırıcılığını ze­de­le­mek için ken­din­ce çok bü­yük ça­ba yü­rüt­mek­te­dir. Bu ki­şi Tür­ki­ye’de ate­ist si­yo­nist­le­rin giz­li des­tek­çi­si­dir ve uzun yıl­lar­dır Müs­lü­man­la­ra kar­şı sür­dü­rü­len ate­ist si­yo­nist­le­rin sal­dı­rı­la­rı­nı or­ga­ni­ze et­mek­te­dir. Bu med­ya ba­ro­nu, Türk-İs­lam Bir­li­ği’ne bü­tü­nüy­le kar­şı­dır ve Tür­ki­ye’yi Do­ğu ve Ba­tı Ko­mü­nist Tür­ki­ye ola­rak böl­me fa­ali­ye­tin­de önem­li bir gö­rev üst­len­miş­tir. İddia edilen Er­ge­ne­kon’dan ya­rar­la­na­rak kur­du­ğu sis­tem­le, Türk Mil­le­ti’ni çok kap­sam­lı ola­rak sö­mür­mek­te­dir. Ba­ron, “her dev­rin ada­mı”nı ade­ta uşa­ğı gi­bi kul­lan­mak­ta­dır. Ay­nı za­man­da “her dev­rin ada­mı”nın es­ki mes­lek­ta­şı olan söz­de sağcı ve ay­nı za­man­da ma­son, “iş bi­ti­ri­ci” bir ga­ze­te­ci­yi ma­şa gi­bi kul­la­na­rak “her dev­rin ada­mı”nı yön­len­dir­mek­te­dir. Bi­lim Araş­tır­ma Vak­fı ve Sa­yın Ad­nan Ok­tar’a yö­ne­lik ola­rak sür­dü­rü­len psi­ko­lo­jik sa­vaş­ta ve top­lum mü­hen­dis­li­ği fa­ali­yet­le­rin­de en önem­li ro­lü ba­ron ve iddia edilen Er­ge­ne­kon­cu sa­tı­lık ka­lem­le­ri üst­len­miş­tir. Ad­nan Ok­tar’a kar­şı ya­pı­lan pek­çok sal­dı­rı ve komp­lo­nun ze­mi­ni­ni ha­zır­lat­mış, iddia edilen Ergenekon’un mensubu ve­ya des­tek­çi­si olan ka­lem­şör­le­ri­ni Ad­nan Ok­tar ve BAV aley­hin­de kul­lan­mış­tır. Bu­gün­ler­de de ba­ron BAV ca­mi­ası­na kar­şı hu­ku­ki kı­lı­fa bü­rün­müş bü­yük bir komp­lo ha­zır­lı­ğı için­de­dir.

 

İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NIN BAV DAVASI HAKKINDAKİ 1 NİSAN 2008 TARİHLİ ESAS HAKKINDA MÜTALAASI:

“Mahkememizce toplanan deliller arasında sanıklar aleyhine delil bulunmamaktadır. Mahkemece 29.02.2008 tarihli ara kararının 5.bendinde ‘yasak usullerle alınan ifadeler delil olarak değerlendirilemeyeceği CMK.nun 148. maddede anlaşıldığından hukuka aykırı olarak alındığı iddia edilen ifade ve delillerin dosyadan çıkartılması şeklindeki talebin reddine’ karar verilmiştir. CMK.nun 148/4. maddesi gereğince poliste alınan müdafisiz ifadelerin delil olarak değerlendirilemeyeceği, böylece mahkemece de kabul edilmiştir. Sanıklar hakkında açılan ana davadan tefrik edilen davadan 5 sanık hakkında iddia makamı olarak 4616 sayılı kanun gereği ‘davanın kesin hükme bağlanmasının ertelenmesi’ talep edilmiş olup, mahkemece bu 5 sanığın şantaj ve çete yöneticisi üyesi olmak suçlarından beraatlerine karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Bu durumda sanıklardan Adnan Oktar’ın suç işlemek için örgüt kurmak ve diğer sanıkların örgütün yöneticisi olmak ve örgüt adına faaliyette bulunmak suçlarını işledikleri sabit olmadığından CMK.nun 223/2-e maddesi gereğince bütün sanıkların müsnet suçlardan ayrı ayrı BERAATLERİNE karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur.”

 
 
Sa­yın Baş­ba­ka­nım,

İddia edilen Er­ge­ne­kon’a toz kon­dur­ma­dı­ğı­nı ve bir­çok yer­de bu yapılanmayı sa­vun­du­ğu­nu duy­du­ğu­muz bir ba­yan Yar­gı­tay Ha­ki­mi, BAV Da­va­sı­’nın dos­ya hac­mi­ne ba­kın­ca, bu ko­nu­da ye­ni gö­re­ve gel­di­ği ve BAV da­va dos­ya­sı­nı hiç in­ce­le­me­di­ği, içe­ri­ği hak­kın­da da bil­gi­si ol­ma­dı­ğı hal­de, “dos­ya 100 kla­sör ol­du­ğu­na gö­re bun­da bir suç un­su­ru var­dır” de­miş­tir. Ar­dın­dan da “Bu ce­za az art­tı­ra­lım” di­ye­rek kin, nef­ret ve öf­ke­si­ni or­ta­ya koy­muş­tur.

Oy­sa BAV da­va dos­ya­sı 100 kla­sör­dür ama bu­nun sa­de­ce 1 kla­sö­rün­de yar­gı­la­nan­la­rın aley­hin­de id­dia­lar var­dır. On­la­rın için­de de iş­ken­ce yap­mak su­çun­dan ha­len yar­gı­la­nan po­lis­ler­ce fe­na mu­ame­le so­nu­cu bas­kı ve zor al­tın­da avu­kat bu­lun­mak­sı­zın yar­gı­la­nan­la­ra im­za­la­tı­lan ve CMK 148. Mad­de­ye gö­re ka­nu­nen ge­çer­siz olan po­lis ifa­de­le­rin­den baş­ka bir bel­ge yok­tur. Sa­yın Cum­hu­ri­yet Sav­cı­sı da esas hak­kın­da­ki mü­ta­la­asın­da tüm yar­gı­la­nan­lar için be­ra­at ta­le­bin­de bu­lu­nur­ken, dos­ya­da bu ge­çer­siz ifa­de­ler­den baş­ka yar­gı­la­nan­la­rın aley­hin­de bir de­lil ol­ma­dı­ğı­nı be­lirt­miş­tir. Bu tek kla­sör dı­şın­da ge­ri ka­lan 99 kla­sö­rün hep­si yar­gı­la­nan­la­rın suç­suz­lu­ğu­nu or­ta­ya ko­yan, bi­lir­ki­şi ra­por­la­rı, şa­hit ifa­de­le­ri, res­mi dev­let ra­por­la­rı, be­ra­at ka­rar­la­rı ve ün­lü hu­kuk pro­fe­sör­le­ri­nin mü­ta­la­ala­rın­dan olu­şan leh­te sa­vun­ma de­lil­le­ri­ni içe­ren kla­sör­ler­dir.

BAV da­va­sın­da yar­gı­la­nan ki­şi­le­ri hiç ta­nı­ma­dı­ğı hal­de akıl al­maz bir kin, nef­ret ve in­ti­kam his­si için­de ol­du­ğu an­la­şı­lan bu ba­yan üye­nin kim­ler ta­ra­fın­dan mo­ti­ve edi­le­rek bu ha­le ge­ti­ril­di­ği araş­tı­rıl­ma­lı­dır.

Bu üye­nin dı­şın­da, BAV da­va­sı sü­re­cin­de Ba­ron’un ta­li­ma­tı doğ­rul­tu­sun­da hız­lı ve ada­let­siz ka­rar ve­ren, bu yol­la BAV men­sup­la­rı­nı mağ­dur et­me­ye ça­lı­şan bir ki­şi var­dır. Yar­gı­tay’da­ki bu ki­şi hak­kın­da da ge­re­ken ted­bir­ler alın­ma­lı­dır. Çün­kü al­dı­ğı­mız son du­yum­la­ra gö­re Ba­ron, yük­lü mik­tar­da pa­ra ak­tar­dı­ğı bu yar­gı men­su­bu­nu al­dı­ğı pa­ra­yı hak et­me­si ve tek­rar hız­lan­ma­sı hu­su­sun­da uyar­mış, bu ki­şi de Ba­ron’un bu uya­rı­sı üze­ri­ne te­la­şa ka­pıl­mış­tır.

Da­ha ön­ce de da­va­nın za­ma­na­şı­mı ka­ra­rı­nı onay­la­yan Yar­gı­tay sav­cı­sı dos­ya 2. kez tem­yi­ze gel­di­ğin­de 100 kla­sör­lük da­va hak­kın­da bir­kaç saa­tin içe­ri­sin­de ce­za­nın onan­ma­sı yö­nün­de ka­rar ver­miş­tir. Bu hu­kuk ta­ri­hin­de bir re­kor­dur (!) Bu ki­şi­nin, ilk in­ce­le­me­sin­de 45 kla­sör olan ve şim­di 100 kla­sö­re çık­mış olan da­va dos­ya­sı­nı bir­kaç sa­at için­de oku­ya­ma­ya­ca­ğı açık­tır. Bu se­bep­le, bu ga­rip ve hak­sız du­ru­mun da araş­tı­rıl­ma­sı ge­rek­mek­te­dir.

BAV ca­mia­sı men­sup­la­rı­nın ge­rek gö­zal­tı­na alı­nış şe­kil­le­ri, ge­rek Adil Ser­dar Sa­çan mü­dür­lü­ğün­de­ki Or­ga­ni­ze Suç­lar­la Mü­ca­de­le Şu­be­si'nde gör­dük­le­ri iş­ken­ce, ge­rek­se bu es­na­da em­ni­yet­te­ki ev­rak­la­rın ya­sa dı­şı yol­lar­la ba­sı­na sız­dı­rıl­ma­sı ve Er­ge­ne­kon so­ruş­tur­ma­sı­nı sür­dü­ren sav­cı­lı­ğa bil­dir­di­ği­miz di­ğer ya­şa­nan gay­ri hu­ku­ki ge­liş­me­ler, bu ca­mia­ya kar­şı iddia edilen Er­ge­ne­kon ta­ra­fın­dan özel ola­rak plan­lan­mış bir oyu­nun ha­ya­ta ge­çi­ril­di­ği­ni gös­ter­mek­te­dir.

Dev­le­tin hiç­bir ku­ru­mu için­de­ki kü­çük azın­lık bir çe­te, dev­le­ti zaa­fa dü­şü­re­mez. Bu çe­te, elin­de­ki meş­ru gi­bi gö­rü­nen im­kan­lar­la dev­le­tin bir ku­ru­mu­nu ade­ta esir ala­maz. Dev bir men­fa­at şe­be­ke­si­ne çe­vi­re­mez. “Bi­ze mü­da­ha­le eder­se­niz biz de si­ze mü­da­ha­le ede­riz” tar­zın­da mey­dan oku­ya­maz. Dev­le­ti yıl­dı­ra­maz, kor­ku­ta­maz ve sus­tu­ra­maz. Türk dev­le­ti çok bü­yük ve çok güç­lü­dür.

Bu nedenle bu oyunun bozulması için bu davayla ilgili tahrik, sindirme ve korkutma yöntemlerinin ve yönlendirmelerinin tespit edilmesini ve gereğinin yapılmasını talep ediyoruz.

Saygılarımla.

(Adnan Tınarlıoğlu)

 

 
2009-02-10 20:55:58

Harun Yahya Etkiler | Basında Harun Yahya | Sunumlar | Ses kasetleri | İnteraktif CD'ler | Konferans setleri | Radyo programı / Piyesler | Broşürler| Site Hakkında | HarunYahya.net | Ana sayfanız yapın | Sık kullanılanlara ekle | RSS Servisi
Bu sitede yayınlanan tüm materyaller, Sayın Adnan Oktar’ı referans göstermek koşuluyla telif hakkı ödemeksizin kopyalanabilir ve çoğaltılabilir
© Sitemizde ve diğer tüm Harun Yahya eserlerinde yer alan Sayın Adnan Oktar’a ait şahsi fotoğrafların bütün yayın hakları Global Yayıncılık Ltd.Şti’ne aittir. Kısmen de olsa izinsiz kullanılamaz ve yayınlanamaz.
© 1994 Harun Yahya. www.harunyahya.org
page_top